İnsanların ne düşündüklerini umursamıyor gibi davranıyorum, çevreyi, benimle ilgili ya da karakterimle ilgili düşündükleri olumsuzlukların hepsinin farkındayım ancak boş veriyorum. Takılmıyorum. Daha doğrusu beynimin o kısmını kapatıyorum. Aklıma gelse bile alarm gibi sürekli erteliyorum.Samimiyet, içtenlik, yakınlık, dürüstlük o kadar garip ki... Birinin samimiyetinden yüzde yüz emin olsam bile, bakışındaki en ufak bir oynayış, sesindeki en ufak bir titreyiş.. Dünya kadar anlam yüklüyorum her şeye. Önemsiyorum. Karşımdaki insan o an, tek bir an benim için ne düşündü, aklından ne geçirdi, ağzından çıkanları değil, zihninin içinden geçenleri bilmek istiyorum...İmkansız olduğunu bile bile...